Menü

“İslam Ekonomisinde Kâr Başkalarını Zarara Uğratmadan Kazanılan Paradır”

“İSLAM EKONOMİSİNİN GÜNÜMÜZ DÜZENİNE VADETTİKLERİ”

 

Yeni Bir Dünya Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin geleneksel olarak düzenlediği (YENİAD) “Ekonomi Sohbetleri” YENİAD’ın Balat’taki genel merkezinde gerçekleştirildi. Geleneksel sohbetlerin bu ayki konuğu Prof. Dr. Arif Ersoy oldu. Ayrıca toplantıya YENİAD Genel Başkanı Selman Esmerer ve Millî Gazete İmtiyaz Sahibi ve Genel Müdürü Ömer Yüksel Zek’in yanı sıra çok sayıda sanayici ve işadamı katıldı.

Prof. Dr. Arif Ersoy Ekonomi Sohbetlerinde yaptığı konuşmada günümüz ekonomik sorunlarına ve İslam ekonomi düzeninin vaat ettiklerine değinerek değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Arif Ersoy; “Bizleri buluşturan Cenab-ı Hakk’a hamd ediyorum. Sizin gibi dünyada hak ve adalet için çalışan ve sizin gibi derneğin adını YENİAD koyan kardeşlerimizin çalışmalarının hayırlara vesile olmasını diliyorum. Müslümanların düşüncesini İslam inancı oluşturuyor. O sebeple düşündüklerimizi eyleme dökmediğimiz için İslam dünyası bu hale geldi. Şu anda İslam dünyasının bu kadar sıkıntılı olmasının sebebi budur. Bugün Müslümanlar, konuştuğu gibi, inandığı gibi yaşayamıyor. Peki, sebep ne? Sebep sistemin baştan aşağıya bozuk olmasından kaynaklanıyor. Sistemi düzeltmeden Cenab-ı Hakk bize zaferi nasip etmez.” dedi.

“İslam Ekonomisi Fıtri Ekonomidir”

Prof. Dr. Arif Ersoy, iş adamlarının üzerine burada çok fazla görev düştüğünü belirterek ilk yapılması gereken şeyin İslam’a göre şirketleşmenin olası gerektiğini ifade etti. Ersoy, “Sizler İslam ekonomi modelini uygulayacaksınız. İslam ekonomisi doğal ekonomidir, fıtri ekonomidir, ortaklık ekonomisidir. Ortaklık ekonomisi, üretim sahiplerinin kendi rıza ve istekleriyle bir araya gelmesiyle neyi, nasıl, neyle üreteceklerine karar vermeleridir. Üretimi gerçekleştirdikten ve devletin payını ödedikten sonra kalan hâsılayı kendi rıza ve onayıyla anlaşmalarına göre paylaştıkları sistemin adı ortaklık ekonomisidir. İşte İslam ekonomisi budur.

Kapitalizm ve sosyalizm ekonomisi ise tekelci ekonomidir. Tekelci ekonomi kapitalizmde, parası olan yönetimde kuralları belirler. Bu da sistemin ne üreteceğini belirlediği bir sistemdir. Kapitalizmin ömrünü uzatan akademisyenlere Nobel ödülü veriliyor. Sisteme kim karşı ise onların da önü kesilir. İslam ekonomisinde üretim faktör sahiplerinindir. Bizim sistemimizde patron işçi ayrımı o sebeple yoktur. Biz zamanında Hak-İş’i kurarken bu yolu izlemiştik. Ve rahmetli Erbakan Hoca ile MÜSİAD’ı da bu yolla kurduk. İşte bu yolda kaybeden yoktur” diye konuştu.

“İslam Ekonomisi, İnsan Merkezli Ekonomidir”

Bugün ekonomik sorunların başını kapitalizmin çektiğini söyleyen Prof. Dr. Arif Ersoy, “Bugün kapitalizm yoksulluk, borçlanma, tekelleşme, enflasyon, pahalılık, işsizlik, sömürü, dış borçlar, işte bütün bunlar kapitalizmin getirdiği sistemden kaynaklanıyor. Çare yok mu? Var. Çare hak merkezli ortaklık ekonomisi ve insani ekonomidedir. İslam ekonomisi, insan merkezli ekonomidir. İşte bugünkü olaylara çözümü nasıl getiririz diyorsanız, cevabı İslam ekonomisidir diyorum. İslam ekonomisinde para, mutlaka çıkan mal karşılığındadır. Bir şeyin para olabilmesi için karşılığı, ölçülür, tartılır mal olması lazımdır. Bu durumların çare ve çözümleri vardır. Nedir onlar? Rahmetli Erbakan Hocamızın ortaya koyduğu denk bütçe modelidir. Biz bunu İran’la uygulamak için anlaşmalarımızı yaptık ancak 28 Şubat döneminden dolayı hayata geçiremedik. 28 Şubat’ın en büyük nedeni denk bütçe ve milli paralarla yapılacak olan ekonomidir” dedi.

 

“İslam Ekonomisinde Kâr Başkalarını Zarara Uğratmadan Kazanılan Paradır”

Katılımcılara faiz sistemini anlatan Arif Ersoy, “İslam ekonomisinde kâr başkalarını zarara uğratmadan kazandığın paradır. Biz para kazanırken başkasının hakkını ihlal etmeyeceğiz. Onun için Kur’an’ın sahibi Cenab-ı Allah ayetlerinde ticareti helal, faizi haram kılmıştır. Çünkü faiz para sahibinin para üzerinden yaptığı kârdır. Peki, o kârı kim ödüyor, yoksullar ödüyor. Fakat ticaretle kazanılan parada ise bolluk ve bereket öne çıkıyor. İslam ekonomisi çalışma, yaşama, üretim, tüketim arz ve talep noktalarında denge kuran fıtri bir ekonomidir. İslam ekonomisinde bütün uygulamalar sermaye ve emeği yan yana getiren bir ekonomidir. Enflasyon nedir? Mal üretmeden paranın miktarını artırmaktır. Paranın miktarını neden artırıyorsunuz? Faizin artmasıyla üretiminiz yok ise işte o zaman üretim dışı para basarsınız bu da enflasyona yol açar. Ekonomide evrensel kuraldır. Malı artırmadan parayı artırırsan enflasyon ortaya çıkar ve yoksulluk olur” şeklinde konuştu.

 

Program hediye takdimi ve toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.


18.10.2019